çözmek için yapacağı ilk şey ‘cinsel sorunu’ olduğunu kabullenmek. Partnerler karşılıklı olarak konuşabilmeli, yargılayıcı-suçlayıcı olmaktan kaçınmalılar. Cinsel problem bir kişiye bağlı olabilir; ancak iki kişiyi etkiler. Bu nedenle ortak bir sorun olarak ele alınmalıdır. Eğer cinsel isteksizlik ilişkideki anlaşmazlıktan, çatışmalardan kaynaklanıyorsa, birlikte çözüm yollan aranmalıdır. Bireysel çabalar sonuç vermiyorsa ve tıbbi bir duruma bağlıysa, konunun uzmanına, psikolojik sorunlara bağlıysa bir psikiyatriste ya da cinsel terapiste başvurulmalıdır.”
ÖNCE NEDENİN TESPİTİ, SONRA TEDAVİ
Tedavi, ayrıntılı ve sağlam bir şekilde nedenlerin anlaşılması üzerine kurulmalıdır. Dr. Hülya Soylu, cinsel isteksizliğin nedenlerini psikolojik, übbi, farmakolojik (ilaçlara ya da madde kullanımına bağlı) olarak üç ana başlıkta toplayarak açıklıyor.
“Tedavi nedene yönelik yapılmalıdır. Yani isteğin azalmasına ya da ilişki sırasında ağrıya sebep olan herhangi bir hormonal, ürolojik ya da jinekolojik faktör varsa bunların değerlendirilip uygun şekilde uzmanınca tedavi edilmesi gerekir. Hormonal kökenli bir cinsel istek azlığı varsa, eksik hormonu yerine koymakla çoğu kez başarılı bir şekilde tedavi sağlanıyor. Psikolojik nedenli cinsel istek bozukluğu varsa, konusunda eğitim görmüş uzmanın yapacağı psikoterapiye çoğu kez kişi olumlu yanıt verir” diyor.
TEDAVİYE BİRLİKTE KATILIN
Çiftin tedaviye birlikte katılası son derece önemli. Bununla birlikte çocukluk döneminde hatta sonrasında yaşanmış bir travma, taciz ya da istismar varsa, tedavinin sağlıklı ilerleyebilmesi için ilk önce bireysel tedavi uygulanması gerekebilir. İlaç kullanımına bağlı cinsel fonksiyon bozukluğu varsa; bunun bırakılması, dozunun ayarlanması ya da değiştirilmesi gerekmektedir.
ERKEN BOŞALMA VARSA…
Uyarılma ve orgazm evresinde erkekten kaynaklanan (özellikle erken boşalma gibi) nedenlerle sık sık başarısızlık yaşanması, kadınlarda olumsuz duygular oluşmasına neden olur. Bu
»Cinsellik
»Oxu zalına keç