Allah ve Onun melekleri daim
Peygembere salam (salavat) gonderirler (Allah
ona oz xususi rehmetini bexsh edir ve melekler
onu vesf ve teqdis edirler). Ey iman getirenler,
ona salam (salavat) gonderin ve tamamile
(onun emrine) teslim Ehli Beyt (as) 'ın pak ve
tertemiz olduğunu, onları sevmenin ferz
olduğunu ve onların Hz. Peyğemberin Ehli Beyti
olduğunu açıqlamışdır. Quran tefsirçileri de, Hz.
Peyğemberin hedislerinden faydalanaraq Ehl-i
Beyt (as) 'ın kimler olduğunu adlarıyla teyin
etmiş, onların "Hz. Eli (A.Ş), Hz. Fatime (A.Ş),
Hz. Hesen (A.Ş), Hz. Hüseyn (e.s) "olduqlarını
açıqlığa qovuşturmuşlar Bu aye ise, Hz.
Peyğember (sa a) 'e ve Ehl-i Beyti (as)' a salat
ve salam göndermeyi emr edir ve bunu yalnız
onlara mexsus qılır, onlardan başqalarına deyil.
Belece ümmetin, onların rehberlik leyakatlerini
derk etmeleri üçün, onların meqam ve
deyerlerini çox ince ve zerif bir şekilde ortaya
qoyur.


Fexri-i Razi, Tefsir-i Kebirinde bu mübarek
ayenin tefsiriyle elaqedar olaraq Hz. Peyğember
(sa a) 'den bu hedisi nakeldiyor: "Hz. Peyğember
(s.a.a) dan: "Ya Resulullah! Sene ne şekilde
salavat getirek? "Deye soruşuldu. Hezret mene
bele salavat getirin buyurdu: "Allahım,
Mehemmede ve Mehemmedin Ehli Beytine salat
(rehmet) et, nece ki İbrahime ve İbrahimin Ehl-i
Beytine salat etdin; Mehemmede ve
Mehemmedin Ehli Beytine bereket ver, nece ki
İbrahime ve İbrahimin Ehl-i Beytine bereket
verdin. Şübhesiz ki, sen beyenilmiş, ucasan. "
Fexri-i Razi, bu hedisi neql evvel söz mövzusu
ayeni tefsir ederken bunları söyleyir

Bu aye, Şafiinin sözüne delildir, çünki emr ferze
delalet eder. O halda Hz. Peyğember (s.a.a) 'e
salavat getirmek ferzdir. Teşehhüdü xaricinde
salavat getirmenin ferz olmadığına göre, Şafiinin
de dediyi kimi teşehhütte salavat getirmek
ferzdir. "[18] Daha sonra bele davam edir: "Eger"
Allah ve Onun melekleri Peyğembere salat
edirlerse, artıq bizim salavat getire ne gerek var?
"Deye soruşulsa, deyerik ki:" Hz.

[1] 2 3 >>