BÖLÜM
Sonunda sabah olduğunda buna
sevindi. Sabah olunca kafası
da biraz toparlanmıştı. Şimdi daha
tarafsız ve sakin
düşünebiliyordu.
Güzelce hazırlandı. Kahvaltıyı hep
beraber ve neşe içinde
yaptılar. Tabii ki Turgut’un
yokluğu, boş sandalyesinden
hemen
belli oluyordu. Öğlene doğru eve
özel olarak bir kuaför,
yardımcısıyla beraber geldi.
Malzemeleri de yanındaydı. Özenle
saçlarının yapılmasının ardından
makyajı da tamamlandı. Vildan
aynadan kendisine baktığında
inanamadı. Güzel olduğunu
biliyordu
ama... bu kadar güzel olduğunu
bilmiyordu. Biraz makyaj neler
değiştiriyordu.
Turgut’un annesi Makbule Hanım,
hazırlığın yapıldığı odaya
girdiğinde, belirgin bir heyecanın
içerisindeydi. Elinde kadife bir
kutu vardı. Gelinini görünce bir an
dili tutuldu.
“Aman Allah’ım!” dedi hayretle.
“Ne kadar güzel
olmuşsun!? Ataman bayılacak... Az
önce geldi. Yanında imam
nikâhı için bir din adamı da var. Az
sonra dini nikâhınız
kıyılacakmış. Sen hazır mısın?”
“Makyaj tamam mı?” diye kuaföre
sordu hemen Vildan.
“Tamam... zaten ihtiyacın bile yok!
Gerçekten çok güzelsin.
Tenin de mükemmel!”
“Teşekkürler...! O halde şimdi
elbisemi giyebilirim...”
Annesi de odadaydı. Onun ve
kayınvalidesinin yardımıyla
üzerine seksi tuvaletini giydi.
Makbule Hanım kızın cılızlığıyla
dalga geçmişti. Diri göğüslerine
bakarken alayla mırıldandı.
“Şimdiki kızlar sopa gibi... Küçük
memeler, dar kalçalar...
Bizim zamanımızda kızlar
balıketiydi. Ataman bu küçücük
şeylerle
ne yapıyor hiç bilmem...” dedi
şakayla.
Vildan’ın annesi Nesrin Hanım bir
an duraladı. Kaşları
hafifçe kalktı. “Ataman Bey bunları
gördü mü ki?” dedi şüpheyle.
Vildan bir an Makbule Hanım ile
göz göze geldi. Sonra annesine
kısaca açıkladı.
“Plajda gördü tabii ki...” dedi
aceleyle. “Denize paltoyla
girmedim ya!”
“Çıplak dediydim ben..?”
“Pek yakında öyle de görecek...”
dedi Makbule Hanım sakin
bir sesle. “Ama sanırım gördükleri
hoşuna gidecek. Ben şaka
yapmıştım. Çok harika
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
