göz
yaşartıcı spreyi her an alabilecek
şekilde, adamın gelmesini bekledi.
Her ne kadar ilk anda tehlikeli bir
adam izlenimi veriyorsa da, genç
adamın doğal halini ve
bakışlarındaki bir şey umut
etmeyen havasını sevmişti. Ayran
budalası gibi kendisine bakan
erkeklerden bıkmıştı. Çok güzel bir
kadın olduğunu elbette ki
biliyordu. Fakat anlaşılan bu adam
diğerleri kadar kadın manyağı
değildi. Kendisine bakarken bir
kere bile güzelliğini vurgulayacak
şekilde bakmamıştı. Belki de
gerçekten çok fazla güzel kadın
tanımıştı? Bazı arkadaşlarının sırf
zevk olsun diye veya biraz yakışıklı
diye evlerine gelen tamirci benzeri
insanlarla yattığını biliyordu. Bu
adam da işlerini görmek için gittiği
evlerin sahipleri ile kolayca
ilişkilere girmiş olabilirdi.
Uzun adam elinde bir tepsi ile
geldiğinde neredeyse uyumak
üzereydi. Elindeki değerli çantası
alınıp bir kıyıya konduğunda
gözlerini zorlukla araladı. Sprey
falan aklında değildi. Hamağın
önüne gelen adam, elindeki
tepsiyle öylece duruyordu. Genç
kadın kendisini toparlamaya çalıştı.
“Affedersin…” dedi yavaşça.
“Sabah neredeyse altıda kalktım…
Ayrıca tüm gün çok yorucuydu ve
bir de…”
Adam başını salladı. “Önemli
değil… Hadi biraz ye de yat!”
“Hımm!” Genç kadın yine
esnerken onun uzattığı tepsiyi aldı.
Kucağına koyduğunda genç adamın
çok uzak bir sandalyeye
oturduğunu gördü. Onun da elinde
bir tost vardı. Limonatasını ise
yuvarlak mermer bir masaya
bırakmıştı.
Tostundan bir lokma ısıran genç
kadın memnuniyetle gülümsemeye
çalıştı. “Eline sağlık… Gerçekten
harika olmuş…” diye mırıldandı.
Gözü tostunun içindeydi. Beyaz
tavuk etleri, yeşillik ve mayonez
ile yapılan bu basit yemeğin bu
kadar harika lezzette olması
inanılmazdı. “İçine uyku ilacı
koymadın umarım?..” dedi şakayla.
Adam güldü. Kendi tostundan koca
bir ısırık almıştı. Alaycı gri gözleri
kadının üzerinde gezindi.
“İhtiyacım yoktu…” dedi sabırla.
“Zaten uyumak üzeresin…”
“Sana güvenebilirim… değil mi?”
dedi

<< 1 ... 4 5 [6] 7 8 ... 14 >>