Uykulu olabilirdi ama
öpüşmeyi gayet net hatırlıyordu.
Hem de her birkaç dakikada bir, en
azından adamın yakışıklı yüzüne
baktığı her an, o dolgun erkeksi
dudakları gördüğü her an, o
öpücüğü hatırlamadan
yapamıyordu.
“Beni öpmen yanlıştı! Seni
tanımıyorum bile!” dedi biraz ters
bir sesle. Bu iyiydi. Hemen
yumuşamak ve bu davranışa
mazeret uydurmak istemiyordu.
“Üzgünüm… İncindin mi peki?”
Ebru dürüst olmayı severdi.
“Hayır… Sanırım erkekler
konusunda dün gece biraz ağır
konuştum… Bunu hak etmiş
olabilirim! Sana karşılık verdiğimi
de inkâr edecek değilim. Yap…
yaptığımız şey… değişikti. Fakat
yapman gerekmiyordu!”
“Gerçekten üzgünüm… Aslında
tüm erkeklerin aynı olduğuyla ilgili
söylediklerin de biraz etken oldu
tabii. Fakat tüm suçu buna
atamam.”
“Neden yaptın peki?”
“Aynaya bakmıyorsun galiba?”
“Sık sık bakarım… Fakat güzel
olduğum için karşılaştığım her
erkek beni öpmeye kalksaydı, ne
alışveriş edebilirdim ne de sokakta
yürüyebilirdim…”
Genç adamın bakışları yavaşça
bluzunun altından gözüken dik
göğüslerine kaydı. Bu bakışın
rahatlığı ve vücudunda yaydığı ısı
ile Ebru kalp atışlarının hızlandığını
hissetti. Bu ne cüretti?
“Bana kızabilirsin… Yaptığım şey
için özür dilemeyeceğim. Karşımda
öyle uykuluyken,
dayanamayacağım kadar güzeldin.
Aslında seni ikinci kez
öpmeyecektim…”
Ebru birden o anı hatırladı.
Kıpırdamadan durmuş, onu
neredeyse bir daha öpmesi için
davet etmişti. Çünkü ilk öpücüğün
etkisiyle büyülenmiş gibiydi. Suçun
bir kısmının kendisinde olduğunu
biliyordu.
“Neyse… Sayende sabaha kadar
uyuyamadım. Senin gibi güzel bir
kadınla sevişebilen, sana sahip
olmayı başarabilen bu salak
adamın, nasıl olur da seni
başkasıyla aldattığını düşünüp
durdum! Bunu bir türlü aklım
almıyor!”
Aslında bedenini Yakup’tan bile
daha fazla ayrıntısıyla gören bu
adama, hiç sevişmediğini, aslında
bu yaşta hâlâ kız kurusu olduğunu
nasıl söyleyebilirdi ki! Utanırdı
zaten… Bekâretini tanımadığı
birisiyle tartışacak
<< 1 ... 9 10 [11] 12 13 ... 22 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
