sordu.
Uyanmamış olsaydı şimdi orada ne
işi vardı? Ebru da gözleriyle onun
atletik vücudunu seyretmeden
yapamıyordu. Her yerini okşadığı o
vücut artık kendisinin sayılırdı.
Şaka da değildi. On beş bin karşılığı
olarak ona sahipti. En azından bir
gün daha! Acaba o da kendisini
arzuluyor muydu? Adamın
cıvıtmayacağı belli olmuştu ama
kendisi her an cıvıtmaya hazırdı.
Nemli siyah saçlarına parmaklarını
daldırmayı ve yine kendisini
öpmesini istedi.
“Tam uyandım sayılmaz…” diye
mırıldandı. “Kendimi yorgun
hissediyorum.” Ona bakıyordu. Çok
yakışıklıydı. Daha fazla
dayanamayacaktı. Lanet olsun! “Gel
de öp beni!” diye istekle emretti.
Adam gülümseyerek yanına geldi.
Bir hamlede incecik belinden tutup
kendisine çekti. Yalınayak olunca
onun omzunun köşesine bile
yetişmiyordu. Bu dev gibi adamı
tatmin edebildiğine, yatakta onu
üzerinde zahmetsizce
taşıyabildiğine inanamıyordu. Sonra
kısa ama tutkulu bir öpücük ile
ödüllendirildi. Genç kadının
parmakları gür saçlarına kaydı.
Dudaklarını araladı. Tam ona iyice
sarılıp devam etmesini beklerken
Selim geri çekildi.
İri eli eteğin kıyısından içeriye
girmiş, bacağını okşuyordu. Ebru o
zaman bir bacağını kaldırmış ve
adamın okşamasına bırakmış
olduğunu fark etmişti. “Bunun
altına inşallah bir şeyler
giymişsindir?” diye mırıldandı
genç adam. Dudakları şimdi
elmacık kemiğiyle şakağı arasında
geziniyordu.
“Bikini… Bikinim var…” dedi
heyecanlanarak.
“Bu iyi… Sabahları çok seksi
gözüküyorsun…”
“Gerçekten mi?” Onun eli
bikinisine değince ürperdi. “Patron
olduğum için demiyorsun, değil
mi?”
“Patron mu?”
“On beş bin?” diye hatırlattı.
Adam başını salladı. “Ha, o mu?
Unutmuştum doğrusu! İnan bana
sen gördüğüm en seksi kadınsın.
Uyurken seni seyrettim. Yüzün
melek gibiydi. Göğüslerin ise
hayallerimin çok ötesinde! Bu güne
kadar böyle dik göğüsler
görmemiştim. Ve oran…”
“Lütfen sus!” derken kıkırdadı
Ebru.
“Yeniden tadını almak için
sabırsızlanıyorum…”
“Şi..Şimdi mi?” diye

<< 1 ... 11 12 [13] 14 15 ... 21 >>