kıskandırmaya
yetmişti. Genç adamın gözlerindeki
kıskanma pırıltıları hoşuna gitti. Hiç
değilse kendisini kıskanan bir
erkek vardı. Üstelik eskisi kadar
olmasa da bu adam hâlâ onun
sevdiği adamdı.
Gözlerini yeniden lokantanın içinde
gezdirdi. Arkasına bakamıyordu.
Bir kadının oturduğu yerden
arkasına bakması ayıptı ama onu
göremediğine göre arkasında bir
yerlerde olmalıydı. Neyse, önemi
yoktu artık! İşte onu son bir kere
görmüştü ve o hafta sonu
yaşadıklarının o hafta sonunda
kaldığını anlamıştı. Ona karşı
duyduğu cinsel istek geçip gitmişti.
Altı ay boyunca bu isteğin geçici
olup olmadığını merak etmişti.
Tüm istediği kollarında zevkle
kıvrandığı o tanımadığı yabancının,
hâlâ üzerinde bir etkisi olup
olmadığını anlamaktı. İçi rahattı.
Onu istemiyordu…
Öfkeyle kahvesinden bir yudum
aldı. Neler saçmalıyordu böyle?
Onu hâlâ arzuluyordu…
Hem de şimdi eskisinden daha
fazla olarak! Aklından takım elbise
içindeki yakışıklı halini
çıkaramıyordu. Ve o elbisenin
içindekileri düşündükçe, midesi
burkuluyordu. O bedenin
neredeyse her santimine parmak
uçlarıyla dokunmuş ve dudaklarıyla
öpmüştü. Bakımlı saçları ve
sinekkaydı tıraşıyla en az Yakup
kadar yakışıklıydı. O çelik grisi
gözleri insanın içini deliyordu. O
bakışlardan onun da kendisini
arzulayıp arzulamadığını
anlayamamıştı. Genç adam
duygularını doğrusu çok iyi
gizliyordu. Fakat az önce terasta
kendisine sarılıp vücuduna
yapıştırdığı anda, içinde delice
kaynayan volkanı hissetmemesi
mümkün değildi.
Gözleriyle Yakup’u süzdü. Belki de
artık bu adama da yatakta bir şans
vermesinin sırası gelmişti. En
azından kıyaslama yapabilmesi için
bu mümkün gözüküyordu. Onun
usta bir âşık olduğunu biliyordu.
Bunu duymuştu da! Ayrıca
öpüşlerinden de hoşlanıyordu.
Elleri kendi bedenine değdiği
zaman ondan tiksinmiyordu. Hem o
sevdiği adamdı. Çıplak göğüslerini
ona hiç elletmemişti ama galiba
artık ona bu hakkı tanımalıydı!
Başka bir erkekle neler
hissedeceğini de
<< 1 ... 15 16 [17] 18 19 ... 25 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
