bürünmüştü. Erkeksi
dudakları kıvrıldı. “Aramızdaki
uçurumu çok iyi anlattığın için
olabilir…” Tembel tembel
vurguladığı şey, genç kadını hafifçe
kızarttı. “Ben de bunun için önce
sana… sonra kendime söz verdim”
“Ama ayrılırken senden telefon
numaranı istemiştim? Belki… bu
ilişkiye… bir şans bile
verebilirdim!” Bunu kendisine bile
aylarca itiraf edememişti. İşte
şimdi gerçeği adama açıklıyordu. O
hafta sonu o kadar güzeldi ki,
aslında hemen bitmesini
istememişti.
“Böyle bir şey düşündüğünü
sanmıyorum… Senin sadece
intikam amacıyla gerçekleştirdiğin,
bir hafta sonu ilişkisiydim… Bakire
olmana rağmen benimle sadece
intikam için birlikte oldun. Kaldı ki
ben de başkasına âşık bir kadının
kalbindeki adam ile mücadele
etmek isteyeceğimi sanmıyorum…
O kadar güçlü değilim. Benimle
olduğun her dakika o Yakup
dediğin adamı düşündün!”
“Bu doğru değil…” diye öfkeyle
parladı Ebru. “İlk başta ondan
intikam almak istediğim oldu…
Zaman zaman onu düşündüğüm de
oldu ama her zaman değil! Seninle
sevişirken onu hayal ettiğimi mi
sanıyorsun yoksa?”
“Bilemem…” Derin bir nefes aldı.
“Yine ona döndüğüne göre öyle
olmalı…”
“Çok iğrençsin!” Kapı açılınca
sustu. Öfkeyle parlayan gözlerini
içeriye giren Rezzan Hanım’dan
kaçırdı. Kadının bir tepsiyi sehpaya
bırakmasını izledi. Gereksiz bir
özenle çayları kristal bardaklara
doldurdu. Sonra hazırladığı yiyecek
tabağıyla birlikte önce Selim’in
önüne bıraktı. Sonra da Ebru’nun
önüne… Genç kadının yanındayken
çaktırmadan eğilip kulağına
fısıldadı.
“Çok yakışıklı… Haklıymışsın!
Yerinde olsam ben de seks
yapardım…!” Ebru gözünün ucu ile
ters ters kadını süzdü. Buna
aldırmayan tecrübeli kadın kaşlarını
kaldırdı. “Selim Bey’in odası
hazır!” dedi doğrulurken yüksek
bir sesle. “Kendisi kalacak mı
acaba?”
Ebru Selim’e çevirdi bakışlarını.
Biraz öfkesini yenmişti genç kadın.
Yine de donuk bir tavırla durumu
açıkladı. “Ben burada kız kardeşin
olduğunu bilmediğim için, önlem
olsun diye bir

<< 1 ... 12 13 [14] 15 16 ... 19 >>