dua
etti. Neredeyse sona yaklaşmıştı.
Kemal Bey çaylardan önce geldi.
Anlaşılan çağırılmaya hazır
bekliyordu. Kapıyı çalıp içeriye
girdi ve Selim’in elini sıkarak
karşısındaki koltuğa oturdu. O
esnada çaylar da geldi. Ebru Kemal
Bey’e de çay söyledi ama
getirilmesini beklemeden konuya
girdi.
“Selim… Bu günden itibaren
Pazarlama Müdürümüz sensin. Bu
pozisyon şirkette zaten açıktı. Daha
kolay bir bölüme getirmek
isterdim ama şansına şirketteki en
zor görev sana düştü. Bu tip
işlerdeki tecrübesizliğine bağlı
olarak, Kemal Bey sürekli sana
yardımcı olacak. Onun da kendisine
ait çok işi olduğunu biliyorum.
Yine de sana yardımcı olacağını
söyledi. İstediğin zaman ona
danışabilirsin. Bana da tabii…
Sanırım birkaç haftaya kadar iyice
işine alışırsın. Pazarlama konusunda
zaten bir ekibimiz var. Fakat ne
yazık ki son bir yılda çok önemli
iki anlaşmayı kaçırdık. Diğer
şirketlere göre iyi bir durumda
olmamıza rağmen dikkatli
olmalıyız. Piyasa böyle giderse bir
iki seneye kalmaz biz de
zorlanırız.”
Selim sesini çıkarmadan dinliyordu.
“Ben size işinizle ilgili ayrıntıları
şirketi gezdirerek anlatabilirim…”
dedi Kemal Bey. Ne kadar da olsa,
gözlerinde Selim’e karşı hafif bir
küçümseme vardı. Sırf patronun
yatağını paylaştığı için hak
etmediği bir yere gelen bu dev
gibi adamın bir süreliğine
yardımcısı olmak canını sıkıyordu.
“Ne ürettiğimizi biliyor musunuz?”
Genç adam onun gözlerindeki hafif
ışığı fark etmişti. Gülümsedi… Bu
tip adamları tanırdı. Çok görmüştü.
“Ne ürettiğinizi biliyorum…” dedi
sakince. “Ve son on aydır iki büyük
ihaleyi rakip şirkete kaptırdığınızı
da biliyorum. Herkes gibi ben de
gazete okurum. Ayrıca yeni
tasarlayıp ürettiğiniz büro
malzemelerinin çoğu daha piyasaya
çıkmadan başkaları tarafından
üretilip piyasa sürülüyor. Müşteri
önceden kapılıyor. İçinizde bir
veya birkaç casus var. Bunu da
biliyorum. Pazarlama Müdürünüzün
ihalelerde biraz da kendisine
yonttuğunu biliyorum. İşten kovma
sebebiniz

<< 1 ... 3 4 [5] 6 7 ... 11 >>