işiymiş gibi
ilgileniyordu.
Akşam yemeği öncesi Bora da
terastaydı. Havuzda geçen
eğlenceli saatlerden sonra bir iki
saat uyumuş ve dinlenmişti. Bu
arada Belen’in kardeşi Beren ile
tanışmıştı. Tatlı bir çocuktu.
Uyandıktan sonra üstünü değiştirip
akşam yemeği için terasa çıkmıştı.
Şimdi de yakındaki bir masanın
üzerinde duran gazeteyi almış
dikkatlice okuyordu. Bu gün ne
televizyonda haber bakmış, ne de
gazetelerdeki ciddi yazıları
okumuştu. Yemek öncesi vakit
geçirmek için şimdi iyi bir zaman
gibiydi. Balık siparişinin gelmesi
biraz vakit alır gibi gözüküyordu.
Mutfakta birkaç kişi harıl harıl
uğraş veriyordu.
Henüz hava yeni kararıyordu. Bu
yüzden kendisi gibi erken acıkan
sadece iki aile vardı. Büyük
ihtimalle yemeklerini yiyip kente
gezmeye gideceklerdi. Gözü
etrafta gezindi. Belen’in gelip
gelmeyeceğini düşündü. Kimseyi
göremeyince gazetesine geri
döndü. Bu kız kafasını bugün
fazlasıyla kurcalamıştı. Birkaç gün
içinde bu ilgisinin azalacağını
umuyordu.
Gelen balık yemeği gerçekten
güzel pişmişti. Bol zeytinyağlı,
mangalda pişen çupra ve güzel
soslu kalamar umduğundan lezzetli
idi. Lüks lokantalarda bile böyle bir
lezzet bulmak zordu. Tadını
çıkararak yerken Belen’in içeriye
girdiğini gördü. Yanında hoş bir
delikanlı vardı. Avukat Murat’ın
bahsettiği çocuktu bu. Öğlen de
görmüş, kendisine kibarca hoş
geldin demişti. Kemal isimli
çocuğun kıza olan ilgisi, sadece
arada attığı kaçamak bakışlardan
anlaşılıyordu. Bunun dışında son
derece profesyonel çalışıyordu.
Başını önüne çevirdiği anda Belen
de adama kaçamak bir bakış
atmıştı. Genç kız ona bakmadan
edemedi. Dikkatini önündeki
yemeğe vermiş gibi görünüyor ve
kendisiyle ilgilenmiyordu. Gözleri,
bembeyaz gömleği ve daracık
blucinine kaydı. Üstünü değiştirmiş,
beyaz gömlek genç adamın esmer
tenini daha da meydana çıkarmıştı.
Gözlerini kaçırıp aceleyle mutfağa
geçti. Burada da Emine Hanım’a ve
yarım gün çalışan üç elemana
işlerin nasıl gittiğini

<< 1 ... 12 13 [14] 15 16 ... 24 >>