biraz
kabaca. “Beni sorguya mı
çekiyorsun? Sen kendi işine
bakarsan sevinirim. Ben sana özel
hayatın hakkında karışıyor
muyum? Niye herkesi bu kadar
şaşırtmış, onu da anlayamadım? Alt
tarafı birisiyle kısa bir yolculuk
yaptım. Daha evvel de gitmiştim.”
Kemal yutkundu. Kızın
öfkelenmeye başladığını
hissetmişti. Ve bu kız öfkelenince
gerçekten yıkıcı olan bir ateş
parçasıydı. Gerçekten de onu
sorguya çekmek istememişti.
“Özür dilerim. Bir cep telefonu
alsan iyi olur artık. Akşam seni
aramam gerekti de...” diye bir
bahane bulmaya çalıştı.
“Neden?” diye sordu Belen ters
ters.
“Haftada bir kiraladığımız şu tekne
var ya?” Müşteriler için haftada bir
ücretsiz tekne turu düzenliyorlar,
güzel kıyılarda bir gün boyunca
gezdirip piknik yaptırıyorlardı.
“Eee.” diye merakla sordu. Öfkesi
yüzünden sesi farklı çıkmıştı.
“Dün gece beni aradı. Artık bizimle
çalışamayacağını söyledi. Bir
yerden daha iyi bir teklif almış.”
Kız şaşırmıştı ama umursamadı.
“Olabilir. Başkaları var. Onları
ara...”
“Ben de öyle düşündüm ve bu
sabah hepsini aradım. Hiç biri
bizimle çalışmıyor. Söz birliği
yapmışlar gibi, çok yoğun
olduklarını söyleyip telefonu
kapattılar.”
Şimdi canı sıkılmıştı işte! Bu tekne
turu motellerinde bir gelenekti.
Üstelik bir hafta önceden
duyurusunu yapıyorlardı.
Müşterileri yanıltmak hoş
olmayacaktı.
“Bir çaresine bakacağız.” diye
mırıldandı. ‘Şu senetleri kimin
aldığını öğrendin mi?
“Yok. Bir sır... Kahvaltı ettin mi?”
“Hayır. Şimdi yapacağım.” Ama
iştahı kalmamıştı. Uzak bir köşede,
mutfağa yakın bir masaya
yerleştiler. Genellikle bu masada
otururlar ve hep birlikte
kahvaltılarını yaparlardı. Gelen
gideni de görmek mümkün
oluyordu. Bu saatte Emine Hanım
kahvaltısını çoktan yapmış olurdu
ama bir çay için mutlaka yanlarına
gelirdi.
“Ben çay alayım.”diye mırıldanan
Kemal’in kolunu tuttu. O gelmeden
kendisi gidip, kadının meraklı
sorularına, Kemal olmadan cevap
vermek istiyordu. Çünkü bu
samimi ama meraklı
<< 1 ... 11 12 [13] 14 15 ... 21 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
