ıslanmıştı.
“Üzgünüm...” Gözleri hâlâ o
dudakların üzerindeydi. Olmadığı
çok belliydi. Aksine sabahtan beri
istediği tek şeydi bu kırmızı
dudakları öpmek. Kızın belini
isteksizce bıraktı. Belen de
isteksizce geri çekildi.
Dudaklarında adamın tadı, kendisini
toplamaya çalıştı... İlk öpücüğünü,
hiç tanımadığı, güvenemediği,
tüylerini sürekli diken diken eden,
sadece birkaç saat tanıdığı bir
yabancıdan almıştı. Ama neden
içinde hiç rahatsızlık yoktu?
Pişmanlık neredeydi?
Olanı unutmaya çalışarak alışverişe
devam ettiler. Zaman hızla
akıyordu. Sonunda değişik
yerlerden birçok şort, tişört ve
benzeri şeyler aldılar. Adama göre
olanlar hep pahalı ama kaliteliydi.
Adam hiç sormasa da kız mutlaka
fiyatlarını da soruyor, kendisi için
alırmış gibi pazarlık yapıyordu. Bir
erkek için alışveriş yapmanın bu
kadar keyifli olacağını
düşünmemişti. Garip bir tatmin
duygusu vardı içinde. Aldığı şeyleri
adamın üzerinde görmek için
sabırsızlanıyordu doğrusu. Para
derdi olmaması da ayrı bir keyifti.
Zengin olmaya kolayca alışabilirdi.
Genç kız da o gece kendisine
birkaç şey almış, ama Bora parasını
kendisi vermek için hep ısrar
etmişti. Değişik bluzları denerken,
çıkıp adama göstermek, beğenip
beğenmediğini görmek, çok
mutluluk vericiydi. Şaşkınlıktan
ölecekti. Bir yabancıyla alışveriş
yapıyordu ve hayatında hiç bu
kadar keyifli bir iş yapmamış gibi
geliyordu. Özellikle göğüslerini
gösterecek şekilde kollarını açıp
fikrini sorduğunda, ateşli gözlerden
gelen kıvılcımlar, kendisini daha
kadınsı hissetmesini sağlıyordu. İlk
kez güzel ve alımlı bir kız
olduğunun farkında olmuştu. Hiçbir
göz, vücudunda böylesine
dolaşmamıştı. Bir erkeğe vücudunu
göstermek, niye bu kadar hoşuna
gitmişti ki? Göğüsleri, dümdüz
göbeği, nefis kıvrımlı kalçaları,
yeni şeyler denedikçe adamın
gözlerine ziyafet çekiyordu. Sarhoş
gibiydi. Onun yakınlığı ve
kendisine olan arzulu bakışları,
kendisini onun sevgilisi gibi
hissetmesine sebep oluyordu. Bu
çok

<< 1 2 3 [4] 5 6 ... 21 >>