başkalarını
rahatsız edecek!” dedi sonunda.
Başını etrafında çevirdi. Yan
çaprazda oturan üç adam baygın
baygın kendisini süzüyordu. Ama
bu bakışlar biraz terbiyesizce idi.
Genç kız gözlerini kaçırınca Bora
durumu fark etti ve çaktırmadan
başını adamlara çevirdi. Kara
gözleri ifadesizleşti. Yeniden
önüne döndü ama ilerleyen
dakikalarda, Della Almanya’yı,
ailesini ve babasıyla tanışmalarını
anlatırken, arada kısa bakışlarla
adamlara bakıyordu. Adamların aç
gözlerle kızı izlediğinden emin
olunca oturuşu değişti.
Belen annesini dinliyordu ve
gülümseyerek babası ile olan
anıları yeniden yaşıyordu.
Adamların kendisini izlediğini
unutmuştu.
Uzun zamandır oturuyorlardı. Gece
ilerliyordu. Dondurmalarını deniz
kıyısında, yürüyerek yeme kararı
aldıklarında, kalkma vakti gelmiş
oldu. Ayrıca oturmaktan sıkılan
Beren’e de mısır alma sözü
vermişlerdi.
Bora garsona işaret etti. Adam
hemen koştu geldi. Hesabı istedi
ama hesap geldiğinde içine bile
bakmadan nakit para bıraktı. Ayağa
kalkarken de garsonun kulağına bir
şey fısıldadı. Kol çantasını omzuna
atan Belen, garsonun yan masadaki
üç kişiye doğru gittiğini fark etti
gözünün ucuyla. Bora her iki
bayana da kalkmalarında yardım
etti.
Dışarı doğru masaların arasından
geçerken sağında kalan arsız
adamların konuşmalarına kulak
misafiri oldu.
“Boş ver” diyordu birisi. “Unut
gitsin...”
“Ne boş vermesi...” diye sesini
biraz yükselterek konuştu iri olanı.
“Herif posta koyuyor baksana...
Ben buraya on yıldır gelirim...”
Ancak bu kadarını duyabilmişti.
Ama sol omzu üzerinden arkaya
bakınca Bora’nın meydan
okurcasına sağda kalan adamlara
baktığını gördü. Midesi burkuldu.
İnşallah bir tatsızlık çıkmaz, diye
düşündü.
“Önce lavaboya gidip, makyajınızı
tazeleyin isterseniz...” dedi genç
adam nazikçe. “Ben gideceğim
de...”
“İyi olur.”diye atladı annesi.
“Ellerimi de yıkasam iyi olur.”
Bayanlar tuvaleti ile erkekler
tuvaleti yan yanaydı. Gerçekten
temiz ve genişti. Annesi
<< 1 ... 11 12 [13] 14 15 ... 19 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
