bir yüzle
kapının yanında duruyordu.
Kendilerini görünce yüzünü bir
rahatlık sardı. Belen sebebini
anlayamadı. Bora garsona elini
uzatırken, avucuna bir yüzlük
sıkıştırdı. Bunu gözünün ucuyla
görmüştü. Parasının değerini hiç
bilmiyordu bu adam...
“Teşekkürler!” dedi Bora. “Ama
çöp kovasını devirdim kazayla...”
dedi adama. “İki üç parça oldu.
Kaldırırsınız, değil mi?”
“Evet... Tabii.”diye ağzında
geveledi garson.
Belen kendisini nispeten serinlemiş
gece havasına bıraktı. Araba
kapının önünde bekliyordu.
Arkasında kalan adamın garsona...
“Beni görmediniz... 112’yi arasanız
iyi olur...” dediğini de duymadı.
Arabaya bindiklerinde Belen
içeride bir sorun çıkmadığı için
rahatlamıştı. Bora’nın bir an
gerçekten o üç adamı kafasına
taktığını düşünmüştü. Kardeşinin
sevinçle, taşları gerçek figürlerden
oluşan satranç takımını
göstermesini izledi. Adam ailesini
gerçekten ele geçirmişti. Beren
mutlulukla takımı göğsüne
bastırıyordu. Bu gece göğsünde
onunla uyuyacağı da belliydi.
Genç adam kısa bir şehir turu
attırdı onlara. Sonra arabasını
kalabalık bir caddenin kıyısına park
etti. İnip kıyı boyunca yürüdüler.
Temiz deniz havası, yürüme yolu
boyunca rüzgârla taşınıyordu.
Sertleşmiş rüzgâr kızın topuzunu
zorluyordu. Asi birkaç tutam
yanaklarına ve ensesine
dökülmüştü. Cadde yine kalabalık
olduğu için, mecburen adama
sokulmak zorunda kalmıştı. Ona
değmemek için elinden geleni
yapıyordu. Annesi de kardeşinin
elini tutmuş, biraz önlerinde
yürüyordu.
Adam sözünü tutuyordu. Yolda
kıza hiç dokunmadı. Sadece etrafını
seyrediyormuş gibi yapıyordu.
Ama yanlarından geçen her gencin
gözlerindeki ışıltıyı gördükçe
dişlerini sıkmaktan da geri
kalmıyordu. Her önüne gelenle de
kavga edecek hali yoktu. Aslında
elini omzuna atıp sarılmak,
sahiplenmek istiyordu. Onun bir
sahibi olduğunu göstermek
istiyordu. Fakat kıza sahip
olmadığını da biliyordu. Henüz...
Gözünün ucuyla Belen’i süzdü. Bu
sarışın kız, bir an her şeyini
verecek gibi
<< 1 ... 14 15 [16] 17 18 19 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
