söyledim.
Resepsiyoncu çocuk kızgınlıkla
adamın odasına gittiğini söyledi.
Sonra da seni görmemiş. Akşam da
motelden çıkarken görmüşler.”
Belen kıpkırmızı olmuştu.
Kadın çayları bir tepsiye bırakıp,
kızın önüne sürdü. Sonra ellerini
göğsünde kavuşturup, garip bir
bakış attı.
“Eğer tuvalette falan üç-dört saat
geçirmediysen nerede olduğun
belli! Şimdi çayı soğumadan götür
de adam kahvaltısını etsin.”
Bu kadın dedektif olacak kadındı.
Belen şok olmuş bir halde Bora’nın
yanına döndü. Gözlerindeki
garipliği genç adam hemen
sezmişti. Tepsi içindeki çayları
alırken, kıza soran gözlerle baktı.
“Ne oldu?”
“Biliyor...” diye mırıldandı kız.
“Kim, neyi biliyor?”
Belen gözüyle mutfağı gösterdi.
“Emine Abla biliyor. Dün senin
odanda olduğumu ve ne
yaptığımızı...”
Genç adam umursamazca
duruyordu. Kızın yanına oturmasını
izledi. “Bu kötü mü?” diye sordu
sakince...
“Ne demek kötü mü? Kimseye
söyleyeceğinden değil ama... Ben
şimdi onun yüzüne nasıl
bakacağım?”
“Saçma. Üzülecek bir şey değil. O
da kadın ve cinsel deneyime sahip.
Bir çocuğu olduğuna göre bu
işlerin nasıl yapıldığını biliyor.
Anlayışla karşılayacaktır.”
Belen aklına gelen çılgın bir fikirle
gözlerini kocaman açtı. Ekmeğine
tereyağı süren adam onun “Aman
Allah’ım” diye inlemesiyle başını
kaldırdı.
“Ne oldu? Bir yerin mi ağrıyor?”
diye sordu endişeyle.
“Yok... Yok bir şey!”
“Belen, bana ne olduğunu söyle?..”
diye emretti adam. Kız başını eğip
sessizce fısıldadı.
“Cinsel tecrübe dedin?.. Çocuk
dedin?..”
“Eee...” Adam kaşlarını kaldırmış,
keyifle kızın yüzünü süzüyordu.
“Ya!.. Aptal mısın? Çocuk! Çocuk
diyorum sana?.. Anlamadın mı?”
Adam ekmeğinden ısırdı. Gözleri
kızın korku dolu güzel
gözlerindeydi. Biraz çiğneyip
sordu. “Ben çoktan anladım da, sen
ne anladın onu merak ediyorum?”
dedi sırıtarak. Belen nerdeyse
düşüp bayılacaktı.
“Bebek?.. Bebek?.. Sen kesin
aptalsın? Ben saf olabilirim ama
inan bana bebeğin nasıl yapıldığını
biliyorum. Sen içime

<< 1 ... 11 12 [13] 14 15 ... 18 >>