dokunmadan, adamın yanından
geçti ve kendilerini seyreden
Deniz Bey’le annesinin yanına gitti.
Mis gibi kokusu arkada uçuştuğu
için, Bora yerinden kıpırdayamadan
çakılıp kalmıştı. Gözleri ile kızın
her yerini, her hareketini baştan
aşağıya süzüyordu. Özellikle biçimli
sırt kavisinden, ince belinden ve
nefis kalçalarından gözlerini
alamadı. Geriye ne kalmıştı ki?
Baktığı her yer içinde dayanılmaz
bir ateş yakıyordu.
“Kusura bakmayın, Deniz Bey!”
dedi genç kız. Bu adama Bora’ya
davrandığından daha sıcak
davranıyordu. “Biraz geciktim.”
“Ama değdi...” dedi adam keyifle
gülerek. Bu da kızın canını
acıtmıştı. Baba ve oğulun bu
derece benzer ve yakıcı olması
inanılmazdı.
“Beren arkadaşında kalacakmış.”
diye araya girdi annesi. “Gelmek
istemedi. Ben de ısrar etmedim.
Akşam maç mı varmış, ne?
Arkadaşlarıyla seyredecekmiş.”
Birlikte evden çıkıp doğruca siyah
arabaya gittiler. Deniz kibar bir
adamdı. Ön kapıyı açıp, Belen’i
yönlendirdi.
“Siz önde oturun. Ben de annenle
arkada otururum.” dedi ışıl ışıl
gözlerle. “Böylece herkes kendi
yaşına uygun birisiyle muhabbet
eder, sıkılmayız.” Keyifle Della’ya
da kapıyı açtı.
Bora’nın tehlikeli varlığına yakın
olmak, kızın sesinin çıkmasına
engel oluyordu. Umutsuzca
annesine baktı ama adamın nazikçe
çoktan açmış olduğu diğer kapıdan
içeriye giriyordu ve kendisine
bakmıyordu. Belen’in gözleri ‘Bunu
ben istemedim!’ der gibi kendisini
savunurcasına Bora’ya baktı.
“Bin hadi!” diye emrederken, kızın
kolundan nazikçe itelemişti genç
adam. Belen kolunu çekmeye
çalıştı ama adam, oturuncaya kadar
onu bırakmadı. Kendisi de yerine
geçtiğinde, Belen hâlâ o kolunda
adamın ısısının, kendisinde yarattığı
hazzı hissediyordu.
Arka koltuk Deniz gibi uzun biri
için dar sayılırdı. Della, onun
yanına oturmasını izledi. Adam
biraz yan dönmek zorunda kaldığı
için, bir dizi kendisininkine değdi.
Güzel kadın çok uzun zamandır ilk
kez içinde bir şeylerin kıpırdadığını
hissetti. Çok yoğun bir
<< 1 ... 4 5 [6] 7 8 ... 19 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
