ibadet etmeye devet etdiniz) yoxsa yolu onlar özleri azdılar?»
18. Onlar deyecekler: «Paksan Sen (ey Allah)! Bize Senden qeyrisini dost götürmek yaraşmazdı (ve buna haqqımız da yox idi). Lakin Sen onları ve atalarını (dünya nemetlerinden) behrelendirdin, nehayet Seni (ve Senin peyğemberler vasitesi ile gönderdiyin ayelerini) unutdular ve mehv olmuş bir deste oldular».
19. (İbadet edenlere deyiler:) Heqiqeten (mebudlarınız) sizin dediklerinizi tekzib etdiler. Buna göre de ne ezabı (özünüzden) def etmek, ne de (özünüze) bir kömek etmek qüdretiniz var. Biz sizden (bu dünyada) zülm edene, (axiretde) böyük bir ezab daddırarıq.
20. Bizim senden evvel gönderdiyimiz peyğemberler istisnasız olaraq yemek yeyir ve bazarlarda gezirdiler. Biz sizin bir qisminizi digeriniz üçün (peyğember ve ümmet, ağıllı ve nadan, varlı ve yoxsul tebeqelerini) sınaq vasitesi etmişik, ki, (görek öz vezifelerinizi yerine yetirmekde) sebr edeceksinizmi? Senin Rebbin (hamının halını) hemişe görendir.
21. Bizim görüşümüze ümidi olmayan (axireti inkar eden) kesler dediler: «Ne üçün bize melekler gönderilmedi ve ya öz Rebbimizi görmürük?» Doğrudan da onlar öz batinlerinde tekebbür gösterdiler ve böyük bir itaetsizlik etdiler.
22. Melekleri (ölüm meleklerini ve ya Berzex aleminin meleklerini ve yaxud Qiymet sehnesinin meleklerini) görecekleri günde günahkarlara bir mücde olmaz ve onlar (meleklere) deyecekler: «Bize tam (tehlükesiz) bir aman (ve sığınacaq) verin». Melekler deyecekler: «(Allahın rehmet ve Cenneti) size qeti qadağandır».
23. Biz (onların küfr halında) etdikleri (sedeqe, xalqa xidmet, xeyirli ixtiralar ve bu kimi yaxşı) emellere üz tutacaq ve onları (havada) dağınıq toz-torpaq edeceyik. (Çünki Allah mükafatı kiminse haqqı olduğu üçün deyil, Öz lütfü ile verir. Bundan elave, ele dünya nemetlerinin özü mükafatdır. Axiret nemetlerinden behrelenmek ise imanın olması şerti ile mümkündür.)
24. Hemin gün Cennet ehli daha yaxşı yere ve daha gözel istirahet mekanına malik olacaqdır.

<< 1 2 [3] 4 5 ... 9 >>