eşit­di­yiniz za­man: “Bize bunu da­nış­maq ya­­raşmaz. Ey Allah! Sen pak ve mü­qeddessen! Bu, çox böyük bir böh­tandır!”– de­me­diniz? Eger möminsiniz­se, bi­lin ki, Allah size bir daha buna ben­zer şeyleri tek­ra­ren etme­me­yi­nizi nesihet edir. Allah Öz ayelerini size bele izah edir. Allah Bilendir, Müd­rik­dir. Möminler ba­resinde iy­renc şayi­ele­rin yayılmasını is­teyenler üçün dün­ya­da ve axi­retde acılı-ağrılı bir ezab var­­dır. Allah bi­lir, siz ise bil­mir­si­niz. Eger Allahın size lütfü ve mer­he­meti olmasaydı, Allah Şef­qet­li ve Rehm­li ol­masaydı, yaydı­ğınız şayielere göre sizi mehv ederdi. Ey iman geti­renler! Şey­ta­nın izi ile getmeyin. Kim şey­tanın izi ile get­se, bilsin ki, o şey­tan iyrenc ve yaramaz iş­ler gör­meyi emr edir. Eger Allahın si­ze lütfü ve merhe­meti olma­saydı, sizden heç kes heç vaxt temize çıxmazdı. La­kin Allah istediyini temize çı­xar­dır. Allah Eşidendir, Bi­lendir”.32

Allah mene beraet qazandıran bu ayeleri nazil et­dikden sonra, qohum­luq elaqele­ri xatirine ve kasıb oldu­ğuna göre, öz malından Mistah bin Usase­ye xercle­yen Ebu Bekr es-Sid­diq dedi: “Vallahi, Mistah Aişe bare­sinde bele dedikden sonra men ona malımdan heç bir şey vermeyeceyem.” Uca Allah da bu ayeni nazil etdi:
“Qoy aranızda olan fezilet ve servet sahibleri qo­hum­lara, miskin­lere ve Allah yolunda hicret edenlere heç bir şey vermeye­cekle­rine and içmesinler. Qoy efv edib bağışlasınlar. Meger siz Alla­hın sizi bağış­laması­nı istemirsinizmi? Allah Bağışla­yandır, Rehmlidir.”33

Ebu Bekr dedi: “Xeyr, vallahi, men isteyirem ki, Allah meni bağışla­sın!” O, yene de malından xerclemeyi­ne davam etdi (ve dedi: “Vallahi, men heç vaxt malımı Mistahdan esirgemeyeceyem!)”
Allahın elçisi (sallallahu aleyhi ve sellem) Zeyneb bint Cehşden menim ba­rem­de soruşub dedi: “Ey Zeyneb, sen ne deye bilirsen, ne gör­müsen?” O dedi: “Ey Allahın elçisi, men gözümü, qulağı­m­ı (görmediyim ve eşitmediyim şeyler­den) qoru­yuram! Men onun baresinde xeyirden başqa bir

<< 1 ... 24 25 [26] 27 28 >>