dişlerine bulaştırmış olanmelek yüzlüye kayıyordu.
"Söz almak istiyorum, ismimi katkıda bulunacaklardanbiri olarak duyurur musun?" dedi, önündeki
not kâğıtların-dan kafasını kaldırmadan.
"Adın nedir?" dedim alçak sesle."Roberto," dedi bu kez gözlerime bakarak, o ana kadarbilmediğime
şaşırmış bir ifadeyle.
Konuşmak için ayağa kalktı. İçeriği güçlü ve sürükleyicibir konuşması vardı. Elinde mikrofon ve
tükenmez kalemiile rahat tavırlarını izliyordum. Dinleyiciler, doğru noktala-ra değinmesini bilen,
düşündüğünü tersine bir anlatımla,alaycı ve hazırcevap üsluplu konuşmasına dikkat kesilmiş-lerdi. Hukuk
bölümünde okuyan bir öğrencinin, belirli birkonuşma becerisinin olması doğal diye düşünüyordum
kizamanzaman dönerek bana baktığını fark ettim. Bunun üze-rine ben de şeytanca bir dürtüyle ama doğal
bir tavırla, göm-leğimin yakasını hafifçe, göğüs aralığına kadar görünecekbiçimde açtım. Belki de
yaptığımın farkına vararak biraz te-dirgin ve meraklı görünerek daha sık dönmeye, beni kesme-ye başladı,
en azından bana öyle geldi. Konuşması bittiğin-de yerine oturdu ve alkışları umursamazcasına tükenmez ka
-lemini yine ağzına sokarak kemirmeye başladı. Sonra banadoğru dönerek, "Adını hatırlamıyorum," dedi,
ben konuş-maları tutanaklar geçirirken.
Biraz oyun oynamak istedim onunla ve "Henüzsöylememistim," dedim.
37
"Aa! Evet doğru," dedi başıyla hafifçe onaylayarak.
Notlarının üzerine eklemeler yapmaya başladığını gör-düm. Adımı söylememi beklediğini düşünerek
mutlumutlugülümsedim.
Doğal ve saf gülümsememle, "Melissa," dedim.
"Hrara... Yunanca’da ’arı’ demek. Bal sever misin?"
"Fazla tatlı," dedim. "Daha kuvvetli lezzetleri tercih ede-rim," diye yanıtladım.
Başını salladı, gülümsedi. İkimiz de yapmakta olduğu-muz not alma işine döndük. Biraz sonra o sigara
içmek için yerinden kalktı. Başka bir yakışıklıyla güldüğünü ve el kolhareketleri yaparak konuştuğunu
görüyordum. Arada sigara-sını ağzından uzaklaştırıp bana bakıyor ve gülümsüyordu.Uzaktan daha
<< 1 ... 21 22 [23] 24 25 ... 107 >>
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç
