üniversiteyi daha 15 gün önce bitirdiğimi
söyleyeyim. Dizayn fakültesini bitirdim. Şimdi siz
neden o zaman asistan olarak çalışmak istediğimi
sormak istersiniz" söylediğinde kafamı salladım.
Demek dizayn. Tam da ona göre bir mesleğe
benziyordu. Çok zevkli bir kıza benziyordu. "Evet. Dizayn çok güzel bir meslek. Hani neden
buraya başvurdunuz?" "Çünkü bir işe çok ihtiyacım var. İkizimle bu gün
baya bir yerlere gittik, daha tam bir cevap
alamadık, burası da son seçeneğimizdi" "Demek ikizinizle birlikte geldiniz. Savaşla da
görüşen o olmalı o zaman. O da mı sizin gibi
düşünüyor?" Galiba yanlış soru sormuştum, çünkü
bir anlık yüzü düştü. Çabucak gizlemeye çalıştı,
ama ben göreceğimi görmüştüm. Sanırım ortada
enteresan bir durum vardı, ama bir şey demek istemiyordu. "Evet aynı. Sorduğunuz soruları cevaplandırayım.
Özelliğim, çok çalışkanımdır, şirkette size hani
dizayn işleriyle çok yardımcı olabilirim, çok
hırslıyım, bir işi bitirmeden asla başından kalkmam.
Her gün boşum, yani ne zaman deseniz
çalışabilirim. Saat problemi yok, gece gündüz, yeter ki bir iş olsun." Son sözleri karşısında kaşlarım
havaya kalktı. Saatin de bir farkı olmadığına göre
çok ihtiyacları varmış. Kafamı sallayarak, aklıma
gelen bir iki mantık sorusu verdim. Sonra birden
aklıma holdingin broşürleri geldi. Yenilerini
yapmak istiyorduk ve galiba tam da adamını bulmuştum. Boş bir kağıt verip benim için finansı
anlatacak bir şeyler çizmesini istedim.
Gülümseyerek kağıtı elimden aldı ve hızlıca çizmeye
başladı. O çizen sürede ben de onu izledim. Küçük
özelliklerini farkettim. Mesela çizerken kaşları
çatılıyordu, bazen dudağını ısırıyordu. Kalemi tutarken küçük parmağı hep havadaydı. Çok hızlı
çalışıyordu, nerdeyse elini hızdan göremiyordum.
Gözleri çok güzeldi. Kocaman ve masum. Kirpikleri
aşağı bakarken yanaklarına değiyordu. Hayatımda
hiç bir zaman bir kızdan böyle etkilenmemiştim.
Ama çaktırmayacaktım. Resmi olacaktım. İğrenç hayatıma hiç kimseyi sürüklemek
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç