Johan Cruyff’un Avrupa Şampiyonluğu’na ulaşmış kadrosunda yer alan bir oyuncuydu. Daha sonra Mallorca ve Zaragoza’da da oynadı. Sergio, dizindeki sakatlıktan dolayı futbolu erken bırakmak zorunda kaldı. Evliğinin sona ermesiyle bir sinir hastalıkları kliniğine yatarak psikolojik tedavi gördü. Sergio, 2006 yılında, 36 yaşında, Enke'nin trajik ölümüne benzer bir biçimde, kendisini trenin altına attı. Sergio, Barcelona’da da forma giyen Gerard López Segú’nun abisiydi.
Kesin olmamakla birlikte bazı futbolcuların ölümleri de gizli tutuldu. Avusturyalı Matthias Sindelar, 'Futbolun Mozart'ı olarak tanınır. 1938 yılında Avusturya’nın Nazi işgaline karşı koymuş ve Almanya için oynamayı kabul etmemişti. 1939 yılında kız arkadaşıyla birlikte karbonmonoksit gazı zehirlenmesiyle dairesinde ölü bulunmuştu. 39 yaşındaki Sindelar’ın ölümünü bazıları intihar, bazıları kaza, bazıları ise cinayet olarak nitelendiriyor.
Sindelar'ın mezarı
Kaza olduğu söylense de diğer bir intihar olayı da Arsenalli forvet Paul Vaessen’in 2001 yılındaki ölümü olarak kabul edilebilir. 18 yaşında Kupa Galipleri Kupası yarı final mücadelesinde Juventus’a karşı galibiyet golünü atan Vaessen, Arsenal’i finale taşımıştı. Kariyeri birkaç yıl içerisinde geçirdiği sakatlıklarla ve uyuşturucuya geri dönmesiyle sona erdi. Hayatı ise aşırı doz eroin alarak küvette son buldu. Vaessen’in sansasyonel bir yaşamı vardı. Altı kez bıçaklanan oyuncu, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı, yaptığı hırsızlıklar, nazik oluşu, kız arkadaşlarına karşı sergilediği aykırı davranışlarla tanınıyordu.
Diğer açıklığa kavuşmayan ölüm ise Roma’nın Totti ve Giannini’den önceki efsane oyuncusu Agostino Di Bartolomei’nin göçüşü. 15 yılını kulüpte geçiren ‘Ago’, 308 maçta forma giyerken 66 gol atmayı başardı. 146 kez de sahaya kaptan olarak çıktı. 1983 yılında Roma ile şampiyonluk yaşayan Bartolomei, bir yıl sonra penaltı atışları sonunda Avrupa Kupası’nı Liverpool’a kaptırmıştı. Maddi sıkıntılar da yaşadığı söylenen Bartolomei,
»Oxu zalına keç