Tarixde ele bir şexsiyyet yoxdur ki, onun emelleri, etdikleri, dedikleri ve bütün heyatının anları bir-bir qeyd olunsun ve yüz illerle, nesillerden nesillere ötürülsün. O, yalnız Resulullah Muhammeddir (s.a.s). Onun (s.a.s) yanında yaşayanlar ve etrafında olanlar, Onun (s.a.s) her etdiyini ve dediyini yadda saxlamağa ve bir yere qeyd etmeye sey gösterir ve hetta bu meselede yarışırdılar.
Sünnet nedir? İslam alimleri, Peyğemberimizin (s.a.s) heyat terzini, dediyini, etdiyini, tesdiqlediyini (razılıq verdiyini), sifetlerini sünnet adlandırmışlar.

Peyğemberimizin (s.a.s) sünnetini ve heyatını derk (fiqh) etmek üçün bir esas meqamı daim nezere almaq lazımdır. Onun (s.a.s) bir aile başçısı kimi söylediyi, bir ümmet lideri kimi söylediyinden, yaxud müselmanların imamı kimi söylediyi bir mehkeme qazisi kimi söylediyinden ferqlenmelidir. Çünki her meqamın öz terzi, öz hökmü ve öz meqsedi vardır. Bir de unutmayaq ki, Allah tealanın kitabıyla (Quranla) ziddiyet yaradan her hansı bir hedis qebul olunmamalıdır. Çünki Peyğemberimizin (s.a.s) söyledikleri Quranla ziddiyyet yarada bilmez.

Qurandan sonra Sünnet
Hökmler, buyuruqlar, emrler ve terbiye kimi önemli meselelerde Qurani-Kerimden sonra sırada Peyğemberimizin (s.a.s) sünneti gelir. Çünki O (s.a.s), hem de Qurani-Kerimin ayelerini ümmetine beyan etme kimi bir mesuliyyet daşıyırdı: “Sene de Quranı nazil etdik ki, insanlara onlara gönderileni izah edesen ve belke onlar da düşünüb derk edeler!” (Nehl, 44).
Resulullahın (s.a.s) sünnetinin ehemiyyetini ise biz bu ayelerden anlaya bilerik;
“Ey iman getirenler! Allaha ve Elçisine itaet edin...” (Nisa, 59)
“Allaha itaet edin, Onun Elçisine itaet edin...” (Maide, 92)
“De: "Allaha ve Peyğembere itaet edin".....Eger ona itaet etseniz, doğru yola yönelmiş olarsınız.” (Nur, 54)
“...Peyğembere itaet edin ki, size rehm edilsin.” (Nur, 56)
“Ey iman getirenler! Allaha ve Peyğembere itaet edin ve emellerinizi puç etmeyin!” (Muhammed, 33).
“Allaha ve Onun Elçisine itaet

[1] 2 3 ... 6 >>