SeVGiLiYe
Saat daha çok erken zaman daha çok erken vedalaşmam gerek seninle söylemeliyim artık veda sözlerini….seni sevmek için yüreklendiğim kadar yürekli olup gitmeliyim…bu hayat sürmüyor böyle biliyor musun?? … seni sevdiğimi biliyorsun fakat senleyken sensiz nasıl hayat geçtiğinden bi habersiz o yastığına başını koyuyorsun,ya ben…. sevdiğim en çok insanın sevdiğine ihtiyaç bırakan o karanlık gecelerde sensiz hiç zaman geçmiyor benim en uzun günüm yok en uzun sensiz geçen gecelerim var…
Seni unutmak için ve karşılıksız olan bu kendimce hissettiklerimi bir çırpıda sileceğimi sanarak,benim için çarpan kalplere yabancılara evet demeyi düşündüm nitekim de kabul ettim ve kabul ettiğim andan itibarense içimdekilerle yüzleştiklerim,karşılıksız sevgimin kendime yaptığım en büyük haksızlık olarak düşündüğüm yaralarımı sarmak için acıma acı katmaktan başka bana ne yaşattığını sorguladıkça bunun bir aptallık olduğunu vazgeçmem gerektiğini “sevdiğim değil,sevildiğim”bir kalpte hiç olmazsa huzurlu olabileceğimi arsız kalbime dersini verirken ve bunları söylerken aynaya baktığımda kendimi nasıl tanımıyorsam işte tanımadığım senden başka tanımak istemediğim bir yabancıya da evet demeye başladığım andan itibaren aslında kendime söz geçiremediğim duygularıma gem vuramayıp böyle tekrar bir aptallık yapmanın sanki senden bir karşılık almışcasına,yalnız olan duygularımın alışkanlığı değil de sevgilime ihanet eder gibi kendimden iğrendim,içimdeki asıl öz olan sevgiyi ezip geçmeye çalıştım ama ne çare…
Sevgiyi,aşkı sorgular oldum..yada nasıl aşık olunur yada şu kalp de nasıl aşk yaşanılırda neler hissedilir diye sorular sormaya başladım..hey sevdiğinden karşılıksız gören sen ama kendini onsuz hiçmiş gibi hisseden benliğime aşk böyle mi yakışırda yaşanır diye içimde ki aşkı yerden yere vurur oldum,sevgi zerreciklerini enkazlar altında bırakan bu gel gitler içinde yalnızlığımı sürdürdüğüm her günde kendimce kendim olmaya,sil başta yapmaya çalışırken çektiğim zorlukları aşmak için
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç