birimizden istemeden ayrılırdık
"Ormana yalınız başına gitmeye kork muyor
musun ? Ağabeyin Hüseyin nasıl izin veriyor sana ?"
"Ah Recep, derdimi deşme ! Anamız öleli, tüm
evin işleri bana kaldı ! Abim, evde bütün gün
uyuyor...Sonra, keyfi gelince, kahveye kumar oy-
namaya gidiyor, kendi gibi zibidilerle "1"
"Tahtacılar sülalesine kız falan vermem ben !"
diye, kahvede, bize atıp duruyormuş, senin gül
hatırın olmasa, onu eşek sudan gelinceye kadar
döğerdim...!"
" Kolsuz, Hasan'ın oğluyla, bakıyorum da
aralarında su sızmıyor...! Kör Fekri ile nasıl kafası
uyuşuyor, anlamıyorum, sözde ağa oğlu...Fekri
at hırsızı, köylülerin tavlasına girerek atını çalıyor...
Bir gün, köylünün bir çekip vurur, b...yoluna gider
"Keşke, birisi temiz bir sopa çekse, aklını
başına alır...Onu şımartan,hep rahmetli babam
okusun diye bir süsrü masraf yaptı ortayı zar-zor
" Seni de orta ikiden aldılar...!"
Ağlamamak için dudaklarını ıssırıyordu.
"Haydi hoşça kal Recep !" dedi .Sırtına çalıyı
alarak, uzaklaştı.
**********
Hüseyin, Kör Fekriyi de almış yanına, zilzurna
eve geldi...Kadriye, onlar içeri girince, odasına
kaçtı, kapıyı arkasından kitledi..Duvarlar ince
olduğu için, ne konuştuklarını duyuyordu kız
" Bak Hüseyin, kardeşim, yakında askerden
gelecek...Ali'nin kötü alışkanlığı yok, gül gibi
sanatı var,ahçı ,elini sıcak sudan soğuk suya
sokturmaz"
" Bacımın aklını çelen Tahtacıların Recep !
Nasıl olsa, kasabaya gidecek, dönüşte, şosede
otobüsten inip, köye doğru yürürken, pusu kurar
işini bitiririz ! Bizim vurdurduğumuzu kim ne
bilecek...! " Kaba kaba güldüler, " hahhhaha !"
"Yaşa Fekri kardaş, yamansın vallaha ! Ama yine
de, tedbirli olmada fayda var !"
Kadriye, konuşulanları duymuş, telaşlanmıştı.
Köyde çok güvendiği bir kıza, bir mektup yazıp
eline verdi, " Fadik ,bu mektubu kimseye görün
meden Recep abine ver, çok
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç