önemli !" dedi.
Fadik, ondört yaşında, cin gibi bir kızdı. Tahta-
cılar sülalesine uzaktan akraba olurdu.
Karanlık kavuşunca, Recep'lerin evine açık
avlu kapısından girdi, kaysı ağacında, zincirle bağlı
Karabaş, yabancıya havlardı, ama Fadik kıza
alışkındı. " Recep abi !" dedi.."Dışarı çık hele !"
Recep, sofradaydı, kalktı. Kapıyı çekip çıktı.
"Ne var Fadik ?" dedi..
"Bu mektubu Kadriye ablam, gönderdi, çok
önemliymiş..." Aldı, " sağ ol ! Kadriye ablana
selamımı söyle !" dedi..Kız, uçar gibi avlu
kapısından çıkıp gitti..Açtı, kızın gönderdiği mek-
tubu okumaya başladı .
" Sevgili Recep'im , hayatın tehlikede...Abim
ile Kör Fekri, bizim eve geldi...Onları görünce
odama girdim, kapıyı da arkadan kitledim..
Zil zurnaydılar, odam bitişik olduğu için, ne konuş
tuklarını duydum...Sana, pusu kuracaklar, sakın
yalınız kasabadan dönme, karanlığa da kalma
kendine mukayyet ol... Kadriye
* * * *
Recep, üstüne tabancasını aldı, kasabaya
giden,, minibüse bindi, kasabaya varınca, durakta
arabadan indi, berbere gidip tıraş oldu, sonra
bir markete girerek, çocuklara bayramlık şeker,
eve, lokum, çikolota, kolonya aldı, sonra kasaptan
yarım kilo but, yarım kilo da kıyma çektirdi, çıktı.
Öğlen olmuştu, bir dönerciye girdi, bir buçuk por-
siyon dönerle, ayran istedi, garson getirdi..
Karnını doyurduktan sonra, sırtına heybesini alarak
köyün yanından geçen bir minibüse bindi, şosede
indi..Köye doğru yürümeye başladı, gökte tepsi
gibi bir ay doğmuştu...Belindeki tabancayı çıkardı
heybeyi omuzuna atmıştı, tozlu taşlı yoldan yürü
meye başladı..Topal Osman'ın kavaklığı geçer-
ken, kurşun yağmuru başlamıştı, kendini bir kayaya
zor attı...
" Pusu kurduğunuzdan haberim var, elimde
el bombası var, atarsam, hiç kimse sağ kurtulamaz
ben de ölürüm, ama sizler de sağ çıkmazsınız
Karanlık gölgeler koşarak gözden kayboldu.
* *
»Sizden Gelenler
»Oxu zalına keç