BEN SANA MECNUNUM.
ıssız geceler vardır bilirsin… yıldızlar kayar, kayar da aşkları bitirmez, pekiştirir… gecenin şavkıdır yıldızlar… raksederler, bir baletin parmak uçlarında… ve yıldızlar kayar, çocuklar yıldız toplar, koynunda saklarsın…

aşklar sonra tüm aşklar, sevdalar, sevdadan öte duygular ikonlaşır… kutsanmalı ki aşk ikonlaşsın… yıldızgecenin altında aşklar kutsanır… öpüşlerini koklarsın… ten kokar…

yağmur; ipince çisil çisil, çocuğun gözlerine düşer damlası, ağzı yüzü ıpıslak… nefesi avuçlarında, sevdalara şahit olur sadece, sevgilere, aşklara… gözleri düşer, gözlerinin iris tabakası flu, gözbebeklerinde menevşeler… koklar ve uyur…


deniz ve mehtap; bizim denizlerimiz olmadı ki mavi sularında bedenlerimiz özgürleşsin… iklimlerimiz kurak, coğrafyamız vahşi sevdamız yasaklı, dudaklarımızda sükût salâvatlar…

varsay ki ben bir güvercinim gögeririm bir avcı vurur beni, düşerim… düşlerim kalır, düşlerime asılırsın yarelerimi öpersin dudakların yarelenir… ve işte o an dirilirim…

düş ve öpüş; içimde patlamamış bir volkan, ne yakarsın ne söndürürsün… asi bir çocuğum esmer ve netameli… netameli çünkü bakışlarım aykırı… netameli çünkü aşklarım yasaklı… rüzgarında savrulmam, dağlarında üşümem, takılırım uçurtma yüreğine, ne yöne uçarsan uç…

…
Düş gider
Öpüş kalır
….

yüreğimin hoyrat kaçkını, bıçkın ve hayta sevdam, coşarsın, çağlarsın, öpüşlerin düşer dudağıma, yaz öpücüğü sımsıcak…
gidersin sonra, ceviz kabuğu yeşilinden hasret yakarım ayalarıma… hasret ve gurbet; nar ağacı gülende, filizlenip çiçek açanda da tanımıştım, denizde gördüm, denize koştum dalgalar delirdi, haykırdım, hıçkırdım ve sevdim, hava sislendi, puslandı, kurt uludu, ay tutuldu, hasreti gördüm…

çığlık oldum, çığ çığ büyüdü sesim ve düştü, çığlık yok oldu yankısı kaldı duvarlarda… öpüş gibi kekremsi…

ve sen düşersin düşüme, düşümde rakseder tümceler ve en güzel sözler söylemeliyim sana henüz yazılmamış, söylenmemiş aşka dair, sevdaya dair… kendime

[1] 2 >>